Elmas-Su Paradoksu
Meşguliyet (business) konusunu düşünürken aklıma geldi… İktisatçı Adam Smith’in “Elmas-Su Paradoksu” denen bir olayı vardır. Elmasın insana hiçbir faydası olmamasına ve suyun yaşam kaynağımız olmasına rağmen nasıl oluyor da su bedava, elmas çok değerli oluyor?
Malın değerini belirleyen kendi özelliği değil her ilave biriminin birey için değeridir. Yani marjinal fayda kavramı. Gerçkten de yeterli suyunuz varsa elde edeceğiniz fazladan her birim su sizin için değerini kaybedecektir. Fakat ne kadar elmasınız olursa olsun değeri azalmayacaktır. Tabi bunun da bu iki maddenin arz miktarıyla ilgisi var. Elmas az bulunan bir maden olmasaydı, su gibi onun da marjinal faydası az olacaktı.
Her neyse benim takıldığım nokta şu:
Dünyada az bulunan süs eşyaları neden halen insanlar için değerli? Onlar için insanlar öldürülüyor, savaşlar çıkarılıyor. Ve bu sadece az bulunan bir taş veya metal. İnsanlık da bilmem kaç yüz bin yaşında. Tabi bunun sebebi de artık madenlerin özelliği veya güzelliği değil, onlar karşılığında elde edebileceklerimiz. Tamam da artık değer aracı olarak taş, metal falan kullanmayalım ya. Ayıp lan, çocuk gibi!

Geçen gün insan kaynakları tipi bir gazete ekine bakarken farkettim; yeni bir insan modeli oluşmuş. Erkekler kravat takıyor, kadınlar da ciddi görünümlü etek, pantolon ve bluzlar giyiyor. Amaç genel olarak çok zengin birilerine daha fazla para kazandırarak tatmin edici kazanç sağlamak ve özenilen yaşam standartına erişmek. Bu standart da iyi bir yerde iyi bir eve ve arabaya sahip olmak, düzenli olarak spor salonuna gitmek, iyi giyinip seçkin partilere katılmak gibi şeyler. Sürekli bir kariyer muhabbeti, nasıl daha süper olursunuz, başarılı olma sanatı, stresi yenmenin yolları… Herkes derin bir rekabet ve koşuşturma içinde. N’apıyosunuz lan? Mutlu musunuz? Dünyayı daha iyi bir yer yapmaya çalıştığınıza emin misiniz?
Son Yorumlar